Kediler; beşerlerle en çok iç içe bulunan, artık birçok konutta ailenin bir ferdine dönüşmüş, bize karşı zararsız hayvanlardır. Lakin bize ziyan vermiyor oluşları, usta ve çevik bir dövüşçü olmadıkları manasına gelmez! İsteseler darmaduman ederler.
Peki sizce bir kedi ile yılan üzere tehlikeli bir hayvan karşılaşırsa ne olur? Mesela Teksas üzere yerlerde bu türlü bir durumla karşı karşıya kalmak mümkün. Hatta toplumsal medyada orta ara görüntüleri karşınıza çıkıyor olabilir. Çoklukla kediler, çeviklikleriyle yılanın üstesinden gelebiliyor. Pekala nasıl?
Öncelikle yılanlarla kedilerin kimi özelliklerini karşılaştıralım.
- Kediler, az ışıklı ortamlarda mükemmel görürler. Yılanlar ise ısıya hassastır.
- Kediler, küçük memeliler arasında en yeterli işitenler arasındadır. Yılanların işitme duyusu zayıftır ama titreşimi algılayabilirler.
- Kedilerin koku alma duyusu, bir beşere kıyasla 10 kat daha hassastır. Yılanlar ise lisanlarını dışarı çıkararak havadaki kimyasalları tadarlar.
- Yılanların savunma sistemi olarak kamuflaj görüntüleri, titreyen tehdit şovları ve küçük alanlara sıvışma yeteneği vardır. Kediler ise süratli ve çeviklerdir.
- Yılanların akın için ölümcül zehirleri vardır. Kediler ise ısırıp pençeleyebilir.
Tüm bu özelliklere baktığınızda birinin galip gelme ihtimalinin daha yüksek olduğu kanısına varabilirsiniz ya da eşit gelebilirler lakin bunların yanında diğer nitelikler de kıymetlidir.
Yılanlar ve kediler, birbirinden farklı uzunluklara sahip olsalar da kedilerin boyutları ve kiloları, arbedelerde çoklukla onları daha avantajlı kılıyor. Buna ek olarak, tehlikeye karşılık verme müddetleri inanılmaz süratli. 20-70 milisaniye içinde tehlikeye karşı atağa geçebiliyorlar.
Ayrıca bir kedinin suratı, yırtıcılardan kaçma konusunda kimi durumlarda yılanlardan daha tesirli olabiliyor. Birtakım durumlarda diyoruz zira yılanlar bazen hengameden kaçabilir lakin bir sefer hengameye girdiklerinde öldürmeden bırakmayabilir. Tekrar de genele baktığımızda kedilerin, yılanlardan daha âlâ fizikî savunmaları vardır ve bu da onları hengamenin galibi yapabilir.
Koltukta saatlerce uyuyan miskinden, çitaya dönüşüyorlar.
Kedilerin eklemlerinde fevkalâde bir hareket aralığı var ve bu, onların dönüşlerini ve taklalarını çarçabuk yapabilmelerini sağlıyor. Omurgaları, son derece esnek ve bedenlerinin her tarafa eğilip bükülmesine imkan tanıyor.
Bu inanılmaz esneklik, güçlü bacak kaslarıyla birleştiğinde büyük aralara ve yüksekliklere atlama yeteneği veriyor. Keskin pençeleri, inişlerini teminat altına almak için yüzeylere tutunurken dengeyi muhafazalarında da değerli bir rol oynuyor.
Kediler, anatomileri ve hareket usulleri nedeniyle çoklukla yılanlardan daha süratli.
Kedilerin süratli hareket etmelerini sağlayan kaslı uzuvları var ve dört ayaklı koşu yürüyüşleri sayesinde tabanı verimli bir formda kullanabiliyorlar.
Öte yandan yılanların uzuvları yok ve sürünerek hareket ediyorlar. Bu da kedi üzere dört ayaklı hayvanların koşma hareketi kadar süratli değil. Beden yapısı ve hareket sistemlerindeki farklılık, kediler ve yılanlar ortasındaki hız farkına katkıda bulunuyor.
Kediler, yılanlara karşı savaşı birden fazla vakit kazanır.
Kediler, düşmanlarını yormak ve savunmasını düşürmesini sağlamak için yiyecekleriyle oynuyor. Bir kedi, bir yılanı farklı taraflardan taciz ederek onun yeteneklerini sonlandırabiliyor. Ölümcül taarruz başladığında ise yılanın başını ısırıp onu öldürebiliyor.
Ancak doğal ki tam zıddı de olabiliyor. Yılan, kediyi zehirleyebiliyor. Yeniden de bu şartta bile muhtemelen yılan da ölür zira kedi şimdi zehrin tesirine girmeden saldırmaya devam eder.
Kısacası kediler, eşsiz anatomilerinden ötürü bir yılanın bile üstesinden gelebilirler. Bu içeriği okuduktan sonra evinizdeki patili çocuğunuza hürmet kat sayınız artmış olmalı…
Kedilerle ilgili daha fazla okuma yapmak isterseniz: